WASHINGTON GÖRÜŞMELERİ VE BARIŞ ANTLAŞMASININ ÖNÜNDE KALAN TEK ENGEL: ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ
Yorum No : 2025 / 74
21.08.2025
5 dk okuma

Azerbaycan ve Ermenistan arasında mutabık kalınan barış antlaşmasının imzalanması ile gerçekleşecek barış süreci; taraf devletlerin liderlerinin Washington’da ABD Başkanı Trump ile gerçekleştirdiği üçlü görüşme sonrasında somut bir ilerleme kaydetmiştir. Tarafların gerçekleştirdiği müzakereler sonucu barış antlaşmasının paraflanmasına karar verilmiş, Azerbaycan’ın sürecin başından beri ısrarla takip ettiği haklı taleplerinin gerçekleşmesi ile antlaşmanın imzalanacağı bir kez daha kayda geçirilmiştir.[1]

Bilindiği üzere Azerbaycan’ın barış antlaşmasının imzalanması ve taraflar arasında tesis edilecek barışın kalıcı ve etkili olması için sürecin başından itibaren öne sürdüğü ve güncel müzakerelerin temelini oluşturan üç önemli talep bulunmaktadır: Minsk Grubu’nun lağvedilmesi, Nahçıvan ile Azerbaycan arasında serbest geçişin sağlanabileceği bir koridorun varlığı ve nihayet Ermenistan Anayasası’nın değiştirilmesi. Minsk Grubu’nun lağvedilmesi için Azerbaycan ve Ermenistan AGİT Sekretaryası nezdinde ortak bir girişimde bulunmuştur. Bir diğer önemli talep olan koridor hakkında da taraflar mutabakata varmışlardır. Bir özel ABD şirketinin denetiminde açılacak olan koridor, Azerbaycan ve Nahçıvan arasında direkt ulaşım sağlayacaktır.

Taleplerden belki de en önemlisi ve barışın kalıcı olması açısından temel unsur olarak görülen anayasa değişikliği, barış antlaşmasının imzalanmasının önündeki tek engel olarak varlığını korumaktadır. Ermenistan Anayasası’nın giriş kısmında atıf yapılan[2] Bağımsızlık Bildirgesi’nde açıkça Azerbaycan’ın meşru ve uluslararası hukukça tanınan topraklarına karşı hak iddiasında bulunulması[3]; bu iddianın bertarafı için bir değişikliğe mutlak suretle gereksinim duyulmasını beraberinde getirmiştir. Anayasada yer alan bu hüküm çıkarılmadan bölgede ve taraflar arasında kalıcı barışın tesisi mümkün olmayacaktır.

Ermenistan’ın anayasa değişikliği yalnızca barış antlaşmasının imzalanması ve uluslararası hukuk açısından değil, Ermenistan’ın geleceği açısından da büyük önem arz eden bir mevzudur. Daha evvel yazdığımız gibi Paşinyan’ın “Gerçek Ermenistan” idealine ulaşılması ve mevcut sınırlarıyla Ermenistan’ın Güney Kafkasya ve diğer devletler ile ekonomik ve siyasi uyum içinde istenilen refaha ulaşması bakımından, meşruiyeti sorgulanan bu temel metin, iç işler hususunda da değişikliğe muhtaçtır.[4] Bunun bir diğer göstergesi de yine daha önce yazdığımız gibi Kilise ve Paşinyan arasında süregelen polemik ve anayasada bulunmayan laiklik ilkesinin eksikliğinin Kilise’nin muhalefet rolünü almasıyla birlikte son günlerde daha derin hissedilmesidir.[5]

Süreç içerisinde anayasa değişikli ile ilgili Ermenistan yetkilileri tarafından birbiriyle bağdaşmayan birçok açıklama yapılmıştır. Yetkililer anayasa değişikliği ile ilgili açıklamalarında taslağın hazır olacağı zaman, değişikliğin sebebi, Bağımsızlık Bildirgesi’ne yapılan atfın metinden çıkarılması, referandum oranları ve hatta değişikliğin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği hakkında dahi devamlı değişen ifadelere yer vermişlerdir. Bu tutarsızlık, Azerbaycan’ın süreç boyunca sözlerden ziyade icraatlara önem vermesine sebep olmuştur. Gelişmeler göstermektedir ki, eğer bölgede ve taraflar arasında tesis edilmesi planlanan barışın kalıcı olması isteniyorsa Ermenistan anayasa değişikliği sorununu tamamen ve nihai olarak çözmelidir. Washington’da yapılan müzakerelerde antlaşmanın imzalanmak yerine paraflanmasının sebebi olan anayasa değişikliği konusu, sürecin son tümseğini temsil etmektedir.

Belirtmek gerekir ki, taraf devletler son müzakereler ile birlikte barış sürecinin nihayete ermesi bakımından gelinen en yüksek seviyededirler. Bu olumlu gelişmelerin, Paşinyan’ın ve diğer yetkililerin anayasa değişikliğinin gerçekleştirilmesine yönelik çalışmalarında daha kararlı ve istekli olmasını sağladığı umulur. Bir an evvel hazırlanması gereken taslak ve referandum gibi teknik konuların çözüme kavuşturulması ile barış antlaşması imzalanabilecek; bu yolla Güney Kafkasya uzun süredir aradığı barış, refah ve istikrar ortamına ulaşacaktır.   

   

*Görsel: AP News

 


[1] “Azerbaycan ve Ermenistan, Barış Anlaşmasını Parafladı”, Anadolu Ajansı, 8 Ağustos 2025, https://www.aa.com.tr/tr/dunya/azerbaycan-ve-ermenistan-baris-anlasmasini-parafladi/3654523.

[2] “Constitution of the Republic of Armenia”, The President of the Republic of Armenia, Erişim Tarihi: 10 Temmuz 2025, https://www.president.am/en/constitution-2015/.

[3] “Armenian Declaration of Independence”, The Government of the Republic of Armenia, Erişim Tarihi: 10 Temmuz 2025, https://www.gov.am/en/independence.

[4] Selenay Erva Yalçın, “Paşinyan’ın Son Açıklamaları Işığında Gerçek Ermenistan ve Anayasa Değişikliği”, AVİM, 11 Temmuz 2025, https://avim.org.tr/tr/Yorum/PASINYAN-IN-SON-ACIKLAMALARI-ISIGINDA-GERCEK-ERMENISTAN-VE-ANAYASA-DEGISIKLIGI.

[5] Selenay Erva Yalçın, “Paşinyan ve Kilise Çatışması”, 13 Haziran 2025, https://avim.org.tr/tr/Yorum/PASINYAN-VE-KILISE-CATISMASI.


© 2009-2025 Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Tüm Hakları Saklıdır

 



Henüz Yorum Yapılmamış.