BİR YEREL ÇATIŞMADAN DAHA FAZLASI: KIRGIZİSTAN-TACİKİSTAN SINIR SORUNU
Analiz No : 2023 / 4
06.01.2023
8 dk okuma

Sovyetler Birliği'nin dağılması sonrasında Orta Asya ülkeleri arasında sınır sorunları dahil olmak üzere bir dizi sorun ortaya çıkmıştır. Tarafların farklı Sovyet haritalarını öne sürmeleri, tartışmalı topraklarda yer alan kolhozların (ortak çiftlik) farklı ülkelerin topraklarını kapsaması, ülke içinde yer alan ankavlar sınır sorunlarının neticelendirilmesini zorlaştıran etmenlerden bazılarıdır. Kazakistan ve Türkmenistan komşu devletler ile sınır belirleme çalışmalarında nispeten en az sorun yaşayan ülkeler olmuştur. Kazakistan Kırgızistan’la 2001’de, Özbekistan’la 2002’de, Türkmenistan’la 2017’de sınır sorunlarını çözmüş, Türkmenistan’ın Kazakistan ve Özbekistan ile sınır belirleme çalışmalarının önemli bir kısmı 2017’de tamamlanmıştır.

Kırgızistan ile Tacikistan ise sınır sorunlarını uzun süredir çözememektedir. Kırgız-Tacik sınırının yaklaşık üçte biri hala belirlenmemiş durumda iken, sınır bölgelerinde periyodik olarak çatışmaların vuku bulduğu görülmektedir. Son 12 yılda 150’den fazla çatışma gerçekleşmiştir.[1] İki taraf, sınırlar için Sovyetler Birliği’nin farklı dönemlerinde çizilen haritaları ve belgeleri öne sürmektedir. Anklavların da yer aldığı bölgede, taraflar arasında gerginliğin arttığı dönemlerde sınır geçişlerinin kapatılması sorunları şiddetlendirirken, paylaşılan su kanalları ve altyapılar ile ilgili sorunlar, sınır görevlilerinin yolsuzlukları, bölgenin uyuşturucu trafiği ve kaçakçılıkta geçiş noktası olması durumu oldukça kritik hale getirmektedir.[2]

Bölgede şiddetin özellikle son 2 yılda tırmandığı, Nisan 2021’de ve Eylül 2022’de yerel çatışmaların ötesinde tarafların silahlı kuvvetlerinin dahil olduğu görülmüştür. Nisan 2021’de çatışmaların başladığı yer Batken’dir. İsfara Nehri'nin suyunun dağıtıldığı Golovnoy tesisinde yerel sakinler arasında başlayan çatışma, ordu birimlerinin hızla ağır silahlar, roketler ve havan toplarını konuşlandırmasıyla bölgede emsali olmayan bir çatışmaya dönüşmüştür.[3] Bölge sakini, 30.000 fazla kişi tahliye edilirken, 34 kişi hayatını kaybetmiştir.[4] Eylül 2022'deki çatışmalar ise 62 kişinin hayatını kaybetmesine neden olmuş, 140.000 kişi bölgeden tahliye edilmiştir.

Gerçekleşen bu olayların sınır anlaşmazlığı ya da sınır çatışması olarak nitelendirildiği görülmektedir. Araştırmacı Julia Emtseva olayların “sınır çatışmaları” kavramı etrafında ele alınmasının durumun tırmanmasını önlemek için olduğunu ancak kamera kayıtlarında ağır silahlar ve askeri personelin görüntülendiğini, bu durumun planlanmış bir askeri operasyon olduğunu kanıtlayabileceğini ifade etmektedir.[5] Her iki taraf da ilk saldırının sorumluluğunu üstlenmezken, tarafların BM Güvenlik Konseyi’ne askeri eylemlerini gerekçelendiren resmi bir 51. Madde mektubu göndermemesi ise meşru müdafaa gerekçelerinin hukukiliğine gölge düşürmektedir. Bölgedeki durum Ukrayna Savaşı’nın gölgesinde gündemde yeterince yer almamaktadır. Emstva olayların “sınır çatışmaları” olarak etiketlenmesinin konunun uluslararası toplumdan ciddi bir tepki gerektirmediği yanılsamasını yarattığını ve şiddetin karşılıklı olarak tırmanmasına neden olabileceğini ifade etmektedir.[6] Kırgızistan Başsavcılığı “Barışa Karşı Suçlar” kapsamında Tacikistan'ın eylemlerini askeri bir işgal olarak değerlendirmiştir. Ancak Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde soruşturma başlatma girişimi, Kırgız Devlet Başkanı Sadır Caparov’un diplomatik kanallardan çözüme gidileceği açıklaması doğrultusunda destek görmemiştir.[7]

Kırgızistan ve Tacikistan’ın Şangay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) ve Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü’ne (KGAÖ) üye olduğu bilinmektedir. Devlet Başkanları Imamali Rahman ve Sadır Caparov Eylül 2022’de Semerkant’ta ŞİÖ Devlet Başkanları Zirvesinde bir araya gelmiş ancak sınırda çatışmalar çıkınca derhal zirveden ayrılmışlardı. Tüm bunlar üye oldukları kuruluşların sorun çözme ve diyalog yolu oluşturabilmelerindeki etkinliklerinin sorgulanmasına sebebiyet vermiş ve Rusya’nın bölgedeki etkisinin azaldığına dair bazı yorumları gündeme getirmiştir.

Tacikistan’da 1994’ten beri başkan olan İmamali Rahman’ın otoriter liderliğinin Rusya tarafından destek gördüğü bilinmektedir.  Tacikistan-Afganistan sınırında konuşlanan Rus Ordusu’nun 201. Tümeni Tacikistan’ın güvenliğinin önemli bir garantörü olmuştur. Rusya’nın Tacikistan İslami Rönesans Partisi’ni terör örgütü listesine alması, Tacik Devlet Başkanı’nı liyakat nişanı ile ödüllendirmesi de iyi ilişkilerin göstergeleridir. Buna rağmen, önce COVID kısıtlamalarının etkileri, daha sonra Ukrayna Savaşı ve Rusya’ya uygulanan yaptırımlar dolayısıyla Rusya’dan gelen işçi dövizlerindeki azalış (Tacikistan'ın Gayr Safi Milli Hasılası’nın dörtte birinden fazlasını oluşturmaktadır[8]), Tacikistan hükümetinin temerrüt riskiyle karşı karşıya kalması ve kriz dolayısıyla Rahman’ın halka iki yıllık yiyecek stoklama talimatı vermesi[9] Tacikistan’da istikrarsızlığı şiddetlendirmiştir.

Sovyetler Birliği’nden ayrılan devletlerden, kişi başı milli gelirin en düşük olduğu devletler arasında ilk sırada Tacikistan, ikinci sırada Kırgızistan gelmektedir. Bu durum düşen hayat standartları dolayısıyla meşruiyet sağlamak için yöneticilerin dış düşman arayışında olduklarını düşündürtmektedir ve çatışmaların diyalog yoluyla çözümünün başarısız olabileceği sinyallerini vermektedir. Kırgızistan’ın Türkiye’den Bayraktar TB2 SİHA'larını satın aldığı ve Tacikistan'da İran yapımı Ebabil-2 İHA üretim tesisinin açıldığı bilinmektedir. Militaristleşmenin iki ülke arasında gerilimi körüklemesi mümkündür.

Rusya’nın ve liderlik ettiği örgütlerin, konu ile ilgili olarak diyalog için yeterince müdahil olmaması ise ateşkes veya barış görüşmeleri süreçlerinde kolaylaştırıcı rol oynamanın Rusya için daha az maliyetli ve riskli olmasındandır.[10] Rusya Ukrayna’daki savaşa odaklanmışken, Orta Asya’daki nüfuzunu da kaybetmek istememektedir. Tacikistan-Kırgızistan sınırında istikrarsız durum Rusya’nın ileride bölgeye müdahil olabilmesinin yolunu açabilecektir. 2020 Dağlık Karabağ Ateşkesi gereği Rus barış gücünün Kafkasya’da konuşlanması ya da Kazakistan’daki Ocak 2022 olaylarına KGAÖ’nün müdahil olması gibi ileride olası bir çatışma sonrasında Rusya’nın ya da liderlik ettiği örgütlerin ateşkes sürecine dahil olması beklenebilir.

Kırgızistan’ın sivil milis güçlerini eğitme ve sınırlarda onları devreye sokma girişimleri[11] ise istikrarsızlığın hakim olduğu, başta uyuşturucu olmak üzere kaçakçılığın yaygın olarak görüldüğü bu bölgede daha kötü sonuçlara yol açabilecektir. Kırgızistan-Tacikistan sınırında, Fergana Vadisi’nin hatırı sayılır bir nüfusu barındıran bu bölgesinde mevcut güvensizlik ortamı dolayısıyla yerel sakinler göç etmek zorunluluğuyla karşı karşıya kalmaktadır. Uzmanlar bölgede büyük bir güvensizlik ve düşmanlık ortamının oluştuğunu gözlemlediklerini ifade etmektedirler. Buna karşılık bölgede bir güven inşasının sağlanmasında başta hükümetlerin atacağı adımlar rol oynayacaktır ve tarafları sağduyulu hareket etmeye yönlendirmek için bu konunun uluslararası toplumun dikkatine getirilmesi de önemlidir.

 

*Resim: Report.az

 


[1] “Nadyrbek Abazbekov, “Kyrgyz-Tajik border disputes: reasons and ways of solution”, CABAR, March 18, 2021, https://cabar.asia/en/kyrgyz-tajik-border-disputes-reasons-and-ways-of-solution

[2] Age

[3] “Conficts over water and water infrastructure at the Tajik-Kyrgyz border A looming threat for Central Asia”, Water, Peace and Securityhttps://waterpeacesecurity.org/files/68

[4] “33,388 Kyrgyzstanis evacuated from conflict zone in Batken”, Trend News Agency, May 2, 2021, https://en.trend.az/casia/kyrgyzstan/3418071.html

[5] Julia Emtseva, “Small conflicts with big impact: The Tajik-Kyrgyz war no one talks about”, EIJIL Talk, October 11, 2022,  https://www.ejiltalk.org/small-conflicts-with-big-impact-the-tajik-kyrgyz-war-no-one-talks-about/

[6] Age

[7] Age

[8] Maximilian Hess, “Facing food crisis, Tajikistan returns to Washington with begging bowl”, BNE, April 20, 2022, https://www.bne.eu/perspectives-facing-food-crisis-tajikistan-returns-to-washington-with-begging-bowl-241908/?source=tajikistan

[9]  Age

[10] “Understanding the Kyrgyz-Tajik Border Conflict”, https://www.youtube.com/watch?v=MyfUbLIKzDI

[11] “Kyrgyzstan and Uzbekistan turn to civilian militias to secure borders”, The Guardian, October 16, 2014, https://www.theguardian.com/world/2014/oct/16/kyrgyzstan-uzbekistan-civilian-militias-border-security


© 2009-2024 Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Tüm Hakları Saklıdır

 



Henüz Yorum Yapılmamış.

Kaynaklar:

Analiz
Yorum
Blog
Rapor
Bülten