“RUS KIŞI”: ÇARLIK HÜKÜMETİ VE TAŞNAKSUTYUN DAVASI (1908-1912) BAŞLIKLI KONFERANS AVİM’DE GERÇEKLEŞTİRİLDİ
Paylaş :
PDF İndir :

13.12.2019


12 Aralık 2019 Perşembe günü, TED Üniversitesi Temel Bilimler Birimi Öğretim Görevlisi Doktor Onur Önol’un konuşmacı olduğu “Rus Kışı”: Çarlık hükümeti ve Taşnaksutyun Davası (1908-1912) başlıklı konferans AVİM’de gerçekleştirilmiştir.

Dr. Önol’un sunumunu şu şekilde özetlemek mümkündür:

“1903’te çarlık hükümetinin Ermeni Kilisesi’nin mallarını müsadere etme kararıyla dibe vuran çarlık idaresi ve Rusya Ermenileri arasındaki ilişkilerin tekrar düzelmesi sürecindeki kritik dönüm noktalarından biri Taşnaksutyun Davası (1908-12) olmuştur. Rusya İmparatorluğu’nda 1905 Devrimi’nin yarattığı sarsıntı geçtiğinde, çarlık rejimi Rusya Ermenileri’nin siyaseten güçlü diğer iki unsuru olan Ermeni Kilisesi ve Ermeni burjuvazisi ile arasını kademeli olarak düzeltmişti. Üçüncü unsur olan ve çarlık rejiminin Ermeni tebaası ile ilişkilerini zora sokan Taşnaksutyun’un yarattığı tehlike Güney Kafkasya ile sınırlı değildi. Çarlık Rusyası’nın komşuları olan Osmanlı İmparatorluğu ve İran’daki meşrutiyet yanlısı hareketleri de aktif olarak destekleyen ve Avrupa’da Sosyalist Enternasyonal’e katılan bu parti hakkında bir şeyler yapılması gerektiği Çar II. Nikolay ve Başbakan Pyotr Stolıpin’e gelen raporlarda vurgulanıyordu.

Kafkasya genel valisi İllarion Vorontsov-Daşkov’un ılımlı politikalarının Taşnaksutyun gibi partileri daha da cesaretlendirdiğini düşünen Stolıpin’in ısrarıyla başlayan dava süreci dört yıl sürdü. Dava hakkındaki soruşturma tutanaklarına ek olarak, St. Petersburg ve Tiflis arasındaki yazışmalara baktığımızda bu davanın çarlık hükümeti açısından asıl öneminin nihai oturumunda verilen cezalarda saklı olmadığını görebiliriz. Dava sürecinde alınan hukuki ve polisiye tedbirlerle Taşnaksutyun’un Güney Kafkasya’daki örgütü çökerken parti üyelerinin bir kısmı hapse girdi ve bir kısmı da Rusya’dan kaçmak zorunda kaldı. Rusya Ermenileri arasında kontrol edemediği tek unsuru 1912 itibarıyla etkisiz hale getirirken Ermeni Kilisesi ve Ermeni burjuvazisi ile de arasını düzelten çarlık idaresi, bu iyi ilişkilerin avantajını 1912’den itibaren hem iç hem de dış politikada kullanacaktı. Rusya’daki örgütlenmesi büyük yara alan Taşnaklar ise parti olarak stratejilerini yeniden değerlendirmek zorunda kalacaklardı.”

2019 yılı Ömer Engin Lütem Konferansları kapsamında gerçekleştirilen toplantıda bu ilginç davanın hikâyesini dinleyicilerle paylaşan Dr. Önol, Birinci Dünya Savaşı’nın arifesinde Rusya Ermenileri’nin çarlık rejimine nasıl tekrardan bağlandığını ve bunun sonuçlarını dinleyicilere sunmuştur.

Konferans soru-cevap kısmının ardından sona ermiştir.  

Kaynaklar:

Analiz
Yorum
Blog
Rapor
Bülten