
Daily Sabah (21 Ağustos 2025)
Dr. Teoman Ertuğrul TULUN*
Bu yazı 21 Ağustos 2025 tarihinde Daily Sabah’ta İngilizce olarak yayınlamıştır. Yazının orijinali için tıklayınız: https://www.dailysabah.com/opinion/op-ed/peace-in-pieces-trump-putin-meeting-and-future-of-ukraine
Trump-Putin görüşmeleri ve Zelenskiy toplantısı, ABD politikasındaki değişimleri ve Rusya'nın artan nüfuzunu ortaya koyuyor
Alaska'daki son ABD-Rusya müzakereleri ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski'nin 18 Ağustos'ta Washington'da ABD Başkanı Donald Trump ile yaptığı önemli görüşme, küresel dikkati Rusya-Ukrayna savaşının sona ermesinin önündeki sürüp giden zorluklara çekti. Bu olaylar, uluslararası diplomasinin değişen akımlarını ve daha fazla nüfuz arayışında olan yeni aktörlerin ortaya çıkma potansiyelini gözler önüne seriyor. Geleneksel ittifaklar baskı altındayken ve Türkiye gibi bölgesel güçler kendilerini yeniden konumlandırırken, her liderlik toplantısı ve zirvesi artık hem çatışmanın gidişatını hem de küresel güç dengesini şekillendirmede büyük önem taşıyor.
ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasındaki Alaska'daki son zirve, her iki liderin de ilerleme kaydedildiğini iddia etmelerine ve gelecekteki müzakereler için iyimserliklerini dile getirmelerine rağmen, Ukrayna konusunda bir ateşkes anlaşması olmadan sonuçlandı. Görüşmeler, Rusya'nın Herson ve Zaporijya'daki Rus saldırılarının durdurulması karşılığında Ukrayna'nın Donetsk ve Luhansk bölgelerinin tam kontrolünden vazgeçmesi önerisi etrafında yoğunlaştı. Ancak Zelenski bu talepleri reddederek Kiev için güçlü güvenlik garantileri konusunda ısrarcı oldu. Trump'ın tavrını değiştirmesi dikkat çekici. Artık Putin'le aynı fikirde olan Trump, geçici ateşkeslere güvenmek yerine kesin bir barış anlaşmasının sağlanması gerektiğini belirtti. Bu, önceki ABD politikasından farklı bir yaklaşım. Gelecekteki görüşmeler için kesin bir takvim belirlenmedi ve Rusya yeni yaptırımlarla veya son tarihlerle karşılaşmadı. Analistler bunu Putin için bir avantaj olarak görüyor. Sonuçlar, toprak, güvenlik ve daha geniş güç dengesi konusundaki süregelen anlaşmazlıkları vurgulayarak, bu zirveyi yoğunlaşan çok kutuplu rekabetin bir yansıması olarak değerlendiriyor ve çatışmanın çözümü önündeki süre giden engellerin altını çiziyor.
Bu bağlamda, çok yakın zamanda Beyaz Saray'da düzenlenen Trump-Zelenski görüşmesi, ABD'nin çatışmanın kritik bir noktasında Ukrayna ile etkileşime girme isteğini vurgulayan önemli bir siyasi sembolizm taşıyordu. Görüşme sırasında Zelenski, askeri yardımın artırılması ve güçlü güvenlik garantileri için baskı yaparken, Trump kalıcı barış arayışının altını çizdi. Ancak, bu yaklaşımın Kiev'de ABD desteğinin zayıflama potansiyeli konusunda endişelere yol açması şaşırtıcı olmayacaktır, çünkü ABD'nin Rusya'ya yönelik incelikli ve ılımlı yaklaşımı, Ukrayna'yı hızla değişen stratejik bir ortamda karmaşık seçimlerle karşı karşıya bırakmaktadır. Böylesine kaotik bir ortamda Ukrayna, Batı yönelimini yeniden teyit ederken aynı zamanda ABD'nin önceliklerine uyum sağlamak zorunda kalmıştır. Washington'daki Trump-Zelenski görüşmesine birkaç önemli Avrupalı liderin katılması, görüşmenin, devam eden savaşa uluslararası müdahaleyi şekillendirmedeki önemini daha da artırmıştır.
Bu gelişmeler ışığında, son diplomatik hamlelerin önemli aktörler arasındaki avantaj dengesini incelikli şekilde değiştirdiğini söylemek mümkün görünüyor. Rusya, yeni yaptırımlardan kaçınarak ve toprak taleplerine küresel ilgi çekerek nüfuz kazanmış gibi görünüyor. Bu arada, Rusya'nın Batı ittifakı içindeki büyüyen bölünmelerden yararlanma potansiyelini de göz önünde bulundurmak önem taşıyor. Putin'in Doğu Avrupa'daki "yeni gerçeklikler" konusundaki ısrarı, en azından kısa vadede güçlenen bir müzakere gücüne işaret ediyor. Ancak, uluslararası sempati kazanmasına ve sürekli askeri yardım vaatlerine rağmen, ABD desteğinin daha koşullu bir tona bürünmesi ve toprak tavizlerinin masada kalması nedeniyle Ukrayna belirsizliklerle karşı karşıya. ABD arabulucu olarak etkisini sürdürüyor, ancak desteğinin zayıfladığı görülürse müttefikler arasındaki güvenilirliğinin azalması riski bulunuyor. Son olarak, bölgesel aktörler, özellikle Türkiye, diyaloglara ev sahipliği yaparak ve insani koridorlar müzakere ederek rollerini sessizce güçlendiriyor ve çok kutuplu diplomatik ortamdaki konumlarını genişletiyor.
Özetle, Rusya ve bölgesel aktörler diplomatik esneklik kazanırken, Ukrayna ve ABD, pazarlık gücünün azalması ve Batı'nın Rusya'ya yönelik kararlılığında kayma riskleriyle karşı karşıya görünüyor. Yeni gerçekler ortaya çıktıkça, zorluklar devam ediyor: Bu değişen ittifaklar ve stratejiler barışa doğru somut bir ilerleme sağlayabilir mi, yoksa köklü engeller mi galip gelecek?
Fedakârlık olmadan barış da olmaz
İttifak esnekliği norm haline geldikçe, savaşı sona erdirme çabaları karmaşıklaşıyor ve çeşitlendirilmiş güvenlik politikaları konusunda bazı çevrelerde rahatsızlık duyuluyor. Ulusal özerklik ve esnek uyum çabası, hızlı bir çözümün hâlâ zor olmasının temel nedenlerinden biri. Yoğun diplomatik müzakerelere rağmen, köklü engeller nedeniyle barış hâlâ sağlanamıyor. Temel mesele, Rusya ve Ukrayna'nın birbirini dışlayan çıkarları: Moskova toprak kazanımlarının tanınmasını talep ederken, Kiev 2014 öncesi sınırlarının yeniden tesis edilmesi ve Batı'nın desteğinin devam etmesi konusunda ısrarcı. Tırmanış endişeleri görüşmeleri daha da karmaşıklaştırıyor ve her iki taraf da tavizlerin gelecekteki saldırganlıkları körükleyebileceği veya iç meşruiyetlerini baltalayabileceği konusunda endişe duyuyor.
Öte yandan, ABD, AB ve bölgesel aktörlerin karmaşık ve çok kutuplu bir ortamda kendi stratejik önceliklerini takip etmeleri nedeniyle dış etkiler önemli bir rol oynuyor. Rusya, enerji kaynaklarını ve askeri konumunu kullanarak Ukrayna ve Batılı müttefiklerine taviz vermeleri için baskı yapmayı umuyor. Bu arada, Batı'daki bölünmeler, örneğin değişen ABD politikası ve Avrupa ülkeleri arasındaki yorgunluk, Kiev'e verilen ortak desteği azaltarak çatışmayı uzatıyor. Türkiye de dâhil olmak üzere bölgesel güçler, dengeleme çabalarına katkıda bulunmakla birlikte, kendi güvenlik endişelerini ve ittifak çıkarlarını da gözetmek zorundalar. Sonuç olarak, taraflardan hiçbirinin temel hedeflerinden ödün vermeye istekli olmaması ve çok kutuplu ortamın hızlı bir uzlaşma veya çözümden ziyade taktiksel esneklik ve uzun süreli etkileşimi teşvik etmesi nedeniyle savaş devam ediyor.
Sonuç olarak, Rusya-Ukrayna savaşının sona erme ihtimalinin belirsizliğini koruduğu ve hem siyasi iradedeki hem de dış koşullardaki değişimlere büyük ölçüde bağlı olduğu söylenebilir. Barış, ancak temel toprak anlaşmazlıkları uzlaşma yoluyla ele alınırsa ve tüm taraflar karşılıklı olarak doğrulanabilir güvenlik garantileri taahhüt ederse sağlanabilir. Müzakerelerin başarıya ulaşması için hem Moskova hem de Kiev, Batılı müttefiklerin tutarlı ve uzun vadeli desteğini netleştirmesiyle hedeflerini yeniden belirlemelidir. Karşıt görüşlerin giderek zayıfladığı ortamlarda, tüm taraflarla iyi bir diyaloğa sahip olan bölgesel güçler avantajlıdır. Bu bağlamda, Türkiye, diplomatik özgürlük tanınırsa, iyi niyetli bir kolaylaştırıcı rol oynayabilir. Bu engeller doğrudan ele alınana kadar, diplomatik girişimlerin karmaşık ve çok kutuplu bir dünyada kademeli bir ilerleme sağlaması muhtemel görünüyor.
*Analist, Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM)
**Fotoğraf: Daily Sabah
© 2009-2025 Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Tüm Hakları Saklıdır
Henüz Yorum Yapılmamış.
-
THE FAR-RIGHT’S RISE IN SWEDEN - HÜRRİYET DAILY NEWS - 06-07.01.2018
Teoman Ertuğrul TULUN 17.01.2018 -
THE BALKANS: NEITHER THE BACKYARD OF EU NOR THE PLAYGROUND OF ANY COUNTRY - DAILY SABAH - 24.10.2018
Teoman Ertuğrul TULUN 31.10.2018 -
SOLİNGEN’İ ANMAK: AŞIRI YABANCI DÜŞMANLIĞININ BATI AVRUPA’DA İNATÇI YÜKSELİŞİ - HÜRRİYET DAILY NEWS - 19.05.2018
Teoman Ertuğrul TULUN 27.05.2018 -
CRUCIAL CHOICE FOR INDIAN DEMOCRACY -DAILY SABAH - 02.01.2018
Teoman Ertuğrul TULUN 05.01.2018 -
THE THREE SEAS INITIATIVE, ENERGY SECURITY AND THE STABILITY OF THE BLACK SEA REGION
Teoman Ertuğrul TULUN 22.12.2023
-
İKİNCİ DÜNYA SAVAŞI SIRASINDA ABD’DE YAŞAYAN JAPON ASILLILARIN ENTERNE EDİLMESİ - 11.06.2014
Ömer ZEYTİNOĞLU 11.06.2014 -
KIBRIS MİLLÎ DAVAMIZA MİLLÎ DESTEK ZAMANI
Tugay ULUÇEVİK 25.07.2024 -
İRAN-RUSYA İLİŞKİLERİ
Mehdi SANAEI 23.04.2013 -
TASC BOARD CO-CHAIRMAN GUNAY EVINCH’S MESSAGE: TASC VIGIL AND DEMONSTRATION IN DC
TASC 29.04.2019 -
KOSOVA MUAMMASI - YENİ ADANA - 09.09.2019
Hasan Sevilir AŞAN 12.09.2019