
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas’ın 30 Haziran 2025 tarihinde Ermenistan’a gerçekleştirdiği ziyaret, Güney Kafkasya’daki bölgesel dinamikler ve Türkiye’nin dış politika öncelikleri açısından dikkatle değerlendirilmesi gereken bir gelişmedir. Ziyaret, Ermenistan-Azerbaycan normalleşme sürecinin hassas bir döneminde gerçekleşmiş ve AB’nin bölgedeki rolünü güçlendirme çabasını yansıtmaktadır. Ancak, Ermeni diasporasıın Avrupa’daki temsilcisi, Adelet ve Demokrasi için Avrupa Ermeni Federasyonu’nun (İng. European Armenian Federation for Justice and Democracy – EAFJD) Kallas’a hitaben yazdığı açık mektup ve bu mektuba Kallas’ın yanıt vermemesi, Ermenistan’ın iç politik dinamikleriyle bölgesel barış arayışları arasındaki gerilimi ortaya koymaktadır. AB Yüksek Temsilcisi Kallas’ın ziyareti, Güney Kafkasya’da barış, istikrar ve iş birliğini destekleyen bir adım olarak değerlendirilmelidir. Bu analiz, Kallas’ın ziyaretini Türk dış politikası perspektifinden ele alarak, Ermenistan’ın iç politik krizinin bölgesel etkilerini ve Türkiye’nin çıkarlarını incelemektedir.
Kaja Kallas’ın Ziyareti: Güncel Dinamikler
Kallas’ın Ermenistan ziyareti, AB ile Ermenistan arasındaki ilişkilerin “hiç olmadığı kadar yakın” olduğu bir dönemde gerçekleşmiştir. Ziyaret sırasında, Ermenistan ile AB arasında Ermenistan’ın AB Ortak Güvenlik ve Savunma Politikası (İng. Common Security and Defence Policy – CSDP) misyonlarına katılımını sağlayan çerçeve anlaşmasının imzalanması, savunma ve güvenlik alanında istişarelerin başlatılması ve yeni bir ortaklık gündeminin müzakerelerinin tamamlanması konularında üç önemli adım atılmıştır[1]. Ayrıca, AB’nin Ermenistan’a 2024-2027 dönemi için 270 milyon avroluk “Dayanıklılık ve Büyüme Planı” ile ekonomik ve toplumsal destek sağlaması, Ermenistan’ın AB’ye entegrasyon sürecine yönelik kararlılığını pekiştirmiştir. Kallas, Ermenistan’ın demokrasi ve özgürlük taahhüdünü överken, bölgesel istikrar için Ermenistan-Azerbaycan normalleşme sürecine destek verdiklerini vurgulamıştır. Ancak, ziyaretin dikkat çeken bir yönü, EAFJD’nin Kallas’a hitaben yazdığı açık mektuba herhangi bir yanıt verilmemesidir. EAFJD, Kallas’tan, Ermenistan’daki iç politik krizin merkezinde yer alan Ermeni Apostolik Kilisesi’nin (Eçmiadzin) liderleriyle görüşmesini talep etmiş[2], ancak Kallas bu çağrıyı tamamen görmezden gelmiştir. Ermenistan’da, Başbakan Nikol Paşinyan yönetiminin kiliseye yönelik sert söylemleri ve müdahale tehditleri, ciddi bir iç politik gerilim yaratmaktadır. EAFJD, bu durumu Ermenistan’ın demokratik alanını daraltan bir tehlike olarak nitelendirerek, AB’yi demokratik değerlere sahip çıkmaya çağırmıştır. Kallas’ın bu konuya değinmemesi, AB’nin Paşinyan yönetimini destekleyen bir tutum sergilediği şeklinde yorumlanabilir. Bu durum, Ermenistan’ın iç politik dinamiklerinin bölgesel barış sürecine etkisini göz ardı etme riskini taşımaktadır.
Tarihsel Perspektif: Ermeni Kilisesi ve Bölgesel Dinamikler
Ermeni Apostolik Kilisesi, tarih boyunca Ermeni kimliğinin ve toplumsal yapısının temel taşlarından biri olmuştur. Çarlık Rusyası döneminde, Ermeni Kilisesi’nin statüsü ve rolü, bölgesel güç dengelerinde stratejik bir araç olarak kullanılmıştır. Onur Önol’un The Tsar’s Armenians adlı çalışmasında aktardığına göre, 1908’de Çarlık Rusyası’nın Dışişleri Bakanı Aleksandr P. Izvolskii, Ermeni Kilisesi’ne yönelik müdahalelere karşı çıkmış ve Katolikos’un statüsünün düşürülmesinin, Rusya’nın Osmanlı Ermenileri üzerindeki nüfuzunu zedeleyeceğini savunmuştur[3]. Benzer şekilde, Genelkurmay Başkanı General Fedor F. Palitsyn, Ermenilerin Kafkasya’daki en güvenilir topluluk olduğunu belirtmiş ve kilisenin stratejik önemine vurgu yapmıştır. Çarlık yönetiminin İçişleri Bakanlığı, kiliseyi kapatma eğilimindeyken, Dışişleri ve Kafkas Dairesi, kiliseyi Osmanlı’ya karşı bir baskı aracı olarak kullanmayı tercih etmiştir. Bu tarihsel örnek, Ermeni Kilisesi’nin yalnızca dini bir kurum olmanın ötesinde, bölgesel güç dengelerinde siyasi bir aktör olarak görüldüğünü göstermektedir. Bugün, Paşinyan yönetiminin kiliseye yönelik tutumu, tarihsel bağlamda Çarlık Rusyası’nın müdahale girişimlerine benzer bir iç gerilim yaratmaktadır. Ancak, günümüzde Rusya’nın Paşinyan’ın kiliseye yönelik politikalarına karşı çıkarken, Batı’nın (özellikle AB ve Fransa’nın) Paşinyan’ı destekleyici bir tavır sergilemesi dikkat çekicidir. Örneğin, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Paşinyan’a destek mesajları ve Yunanistan’daki Ermeni diasporasının Paşinyan’a açık desteği, Batı’nın Ermenistan’ın iç politikasına yönelik ilgisini yansıtmaktadır. Kazakistan’ın ise Ermenistan’ın iç işlerine karışmama tutumu, bölgesel aktörlerin bu krize mesafeli yaklaştığını göstermektedir.
Türkiye’nin Perspektifi: Barış, İstikrar ve Normalleşme
Türkiye, Güney Kafkasya’da barış ve istikrarı destekleyen bir dış politika izlemektedir. Ermenistan-Azerbaycan normalleşme süreci, Türkiye’nin hem Azerbaycan’la stratejik ittifakını güçlendirme hem de Ermenistan’la ilişkileri geliştirme hedefiyle uyumludur. Kallas’ın ziyaretinde vurgulanan Ermenistan-Azerbaycan normalleşme sürecine AB’nin desteği, Türkiye’nin bölgesel iş birliği vizyonuyla örtüşmektedir. Ancak, Ermenistan’daki iç politik kriz, özellikle Paşinyan yönetiminin kiliseye yönelik tutumu, bu süreci gölgeleyebilecek bir gelişmedir. Kilisenin Ermeni toplumundaki tarihsel ve toplumsal rolü düşünüldüğünde, bu krizin toplumsal kutuplaşmayı derinleştirme ve normalleşme sürecini sekteye uğratma riski bulunmaktadır. EAFJD’nin Kallas’a yaptığı çağrının görmezden gelinmesi, AB’nin Ermenistan’ın iç politik dinamiklerini karışmak istemediğini göstermektedir. Türkiye, bu bağlamda, Ermenistan’daki demokratik alanın korunmasının, bölgesel barış ve istikrar için kritik olduğunu değerlendirmektedir. Bölgesel gelişmeler nedeniyle, Ermenistan’daki iç politik gerilimlerin bölgesel diyalog zeminine zarar vermemesi konusunda bölgede barışçıl politikalar izlemesi sebebiyle Türkiye dikkat çekmeye başlamıştır.
Bölgesel İş Birliği ve Fırsatlar
Kallas’ın ziyaretinde, Ermenistan’ın “Barış Kavşağı” (İng. The Crossroads of Peace) projesi ile AB’nin “Küresel Geçit” (İng. Global Gateway) stratejisi arasındaki uyum vurgulanmıştır[4]. Türkiye, Güney Kafkasya’nın Avrupa ile Orta ve Doğu Asya arasında bir köprü rolü üstlenebileceği görüşünü desteklemektedir. Ermenistan’ın AB ile ekonomik ve güvenlik alanında derinleşen ilişkileri, Türkiye’nin bölgesel iş birliği vizyonuyla çelişmemekte, aksine, bu yaklaşımı tamamlayıcı bir potansiyel taşımaktadır.
Türkiye, Güney Kafkasya’da barış ve istikrarın sağlanması için Ermenistan-Azerbaycan normalleşme sürecini desteklemeye devam etmektedir. Türkiye, Azerbaycan’la stratejik ittifakını korurken, Ermenistan’la diyalog kanallarını açık tutarak, Güney Kafkasya’da kalıcı barışın tesisine katkıda bulunmaktadır. Ermenistan-Azerbaycan normalleşme sürecinde AB ile iş birliğinin güçlendirilmesi ve Azerbaycan’a yönelik yapıcı olmaktan uzak tutumun gözden geçirilmesi önem taşımaktadır. Türkiye, bu süreçte, hem Azerbaycan’la stratejik ortaklığını hem de Ermenistan’la normalleşme çabalarını dengeleyerek, Güney Kafkasya’da barış ve istikrarı savunmaktadır.
*Fotoğraf: https://armenpress.am/tr/article/1223716/amp
[1] “’EU to support Armenia in this critical moment’: Kaja Kallas visits Yerevan,” Jam News, jam-news.net, 30 Haziran 2025, https://jam-news.net/kaja-kallas-visit-to-armenia-main-takeaways-and-political-insight/.
[2] “Open Letter – Urgent Appeal to Visit Etchmiadzin During Your Upcoming Trip to Armenia,” EAFJD, 27 Haziran 2025, https://eafjd.eu/open-letter-urgent-appeal-to-visit-etchmiadzin-during-your-upcoming-trip-to-armenia/?fbclid=IwQ0xDSwLLru5leHRuA2FlbQIxMQABHmR335z10U79D9Qyjd_lxHSH9CmE0hw7aHpCL9yEe6oSCsc9QEx4lAL0S2L__aem_AdSJLc68zBPglma4_End2A.
[3] Onur Önol, The Tsars Armenians – A Minority in Late Imperial Russia, I. B. Tauris: London; New York, 2017, s.77.
[4] “Press release on the Conclusion of Negotiations on the Armenia-EU New Partnership Agenda,” mfa.am, 1 Temmuz 2025, https://www.mfa.am/en/press-releases/2025/07/01/mfa_statement/13349.
© 2009-2025 Avrasya İncelemeleri Merkezi (AVİM) Tüm Hakları Saklıdır
Henüz Yorum Yapılmamış.
-
KRALDAN KRALCI FRANSA
Hazel ÇAĞAN ELBİR 05.02.2025 -
DİASPORA ERMENİLERİ GÜVENİLİR MİDİR?
Hazel ÇAĞAN ELBİR 03.01.2019 -
AVRUPA'DA GEÇTİĞİMİZ HAFTA (22 OCAK - 28 OCAK 2018)
Hazel ÇAĞAN ELBİR 29.01.2018 -
ORBAN VE WEBER BUDAPEŞTE’DE BİR ARAYA GELDİ
Hazel ÇAĞAN ELBİR 14.03.2019 -
AVRUPA’DA YÜKSELEN AŞIRI SAĞDAN NASİBİNİ ALAN YALNIZCA YAHUDİLER DEĞİLDİR
Hazel ÇAĞAN ELBİR 26.02.2019
-
AVRUPA’NIN SINIRLARI VE SINIRSIZ SESSİZLİĞİ
Hazel ÇAĞAN ELBİR 20.07.2020 -
30 NİSAN 2015 TARİHİNDE AVİM TARAFINDAN DÜZENLENEN "TÜRKİYE-ERMENİSTAN İLİŞKİLERİNİN GELECEĞİ" KONULU SEMPOZYUMUN AÇILIŞ VE KAPANIŞ KONUŞMALARI
AVİM 04.05.2015 -
THÜRİNGEN’DE SON EYALET SEÇİMLERİ: ALMANYA TARİHİ KİMLİĞİNİ Mİ HATIRLIYOR?
Hazel ÇAĞAN ELBİR 01.11.2019 -
BALKANLAR VE TÜRKİYE
Alev KILIÇ 25.04.2013 -
TÜRKİYE ERMENİLERİ PATRİĞİ SEÇİMİ TARTIŞMALARI YİNE ALEVLENDİ
Mehmet Oğuzhan TULUN 10.11.2016
-
THE ARMENIAN QUESTION - BASIC KNOWLEDGE AND DOCUMENTATION -
THE TRUTH WILL OUT -
RADİKAL ERMENİ UNSURLARCA GERÇEKLEŞTİRİLEN MEZALİMLER VE VANDALİZM -
PATRIOTISM PERVERTED -
MEN ARE LIKE THAT -
BAKÜ-TİFLİS-CEYHAN BORU HATTININ YAŞANAN TARİHİ -
INTERNATIONAL SCHOLARS ON THE EVENTS OF 1915 -
FAKE PHOTOS AND THE ARMENIAN PROPAGANDA -
ERMENİ PROPAGANDASI VE SAHTE RESİMLER -
A Letter From Japan - Strategically Mum: The Silence of the Armenians -
Japonya'dan Bir Mektup - Stratejik Suskunluk: Ermenilerin Sessizliği -
Anastas Mikoyan: Confessions of an Armenian Bolshevik -
Sovyet Sonrası Ukrayna’da Devlet, Toplum ve Siyaset - Değişen Dinamikler, Dönüşen Kimlikler -
Ermeni Sorunuyla İlgili İngiliz Belgeleri (1912-1923) - British Documents on Armenian Question (1912-1923) -
Turkish-Russian Academics: A Historical Study on the Caucasus -
Gürcistan'daki Müslüman Topluluklar: Azınlık Hakları, Kimlik, Siyaset -
Armenian Diaspora: Diaspora, State and the Imagination of the Republic of Armenia -
ERMENİ SORUNU - TEMEL BİLGİ VE BELGELER (2. BASKI)
-
"TÜRK-ERMENİ İLİŞKİLERİNİN DÜNÜ BUGÜNÜ YARINI" BAŞLIKLI KONFERANS